Bugün 14 Kasım Dünya Diyabet Günü. 14 Kasım, 2007 yılından beri diyabetin çeşitli temalar eşliğinde gündeme gelebilmesi için Dünya Diyabet Günü olarak belirlenmiştir. Uluslararası Diyabet Federasyonu hem 2018 hem de 2019 yılının teması olarak “Diyabet ve Aile”yi seçmiştir. Bu temanın seçilmesinin amacı; diyabetin aile üzerindeki etkisi konusunda farkındalık yaratmak ve bu hastalıktan etkilenen aileleri desteklemek ve diyabetin yönetimi, bakımı, önlenmesi ve eğitiminde ailenin rolünü ön plana çıkarmaktır.
Tüketim alışkanlıklarını da hızlandıran yaşam koşulları ile birlikte endüstrileşmiş gıda sektörü, diyabeti “çağımızın hastalıkları” kategorisinde önemli bir sıraya getirmiştir. Gıda tercihlerinde yaşanan zorunlu değişikliğin üstüne iş yaşamının getirdiği hareketsiz ve ekrana bağımlı çalışma koşulları da diyabetin yayılmasına kolaylık sağlayan bir zemin oluşturmuştur.
Günümüzde 425 milyondan fazla insan diyabetle yaşamaktadır. Bu bireylerin çoğu; düzenli fiziksel aktivite, sağlıklı ve dengeli beslenme ve sağlıklı yaşam ortamlarının teşvik edilmesi yoluyla hastalığa yakalanma riskinin büyük oranda önlenebilir olduğu Tip 2 diyabetli bireylerdir. Hâlâ diyabetle yaşayan 2 kişiden 1’i tanı almamıştır ve bu bireylerin çoğu Tip 2 diyabetlidir. Diyabet büyük bir sağlık sorunu olduğu gibi aynı zamanda ekonomik de bir yük yaratmaktadır. 2015 yılında Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan açıklamaya göre toplam sağlık harcamaları içindeki diyabet maliyeti % 22,6’dır.
Hem sağlıklı bireyler ve sağlıklı toplum açısından hem de sağlık harcamalarını başka kronik ve kritik hastalıklara yönlendirebilmek açısından diyabetle mücadele ve diyabeti erken teşhis etmek çok önemlidir ve bu noktada hem aileye hem de biz eczacılara çok önemli bir rol düşmektedir.
Her platformda dile getirdiğimiz ve geçtiğimiz ay ev sahipliği yaptığımız FIP Avrupa Bölgesel Konferansı sonrasında imza altına aldığımız Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri Ankara Taahhüdü’nde de vurguladığımız gibi “mesleğimizi güçlendirerek her geçen gün daha da ağırlaşan bulaşıcı olmayan hastalık yükü ile mücadele etmeyi sürdürmenin” birey ve toplum sağlığı açısından ne denli önemli olduğunun farkındayız.
Rehber Eczanem Programı kapsamındaki diyabet modülümüz sayesinde, altı bini aşkın eczacımız eğitimlere katılarak bilgilerini tazeleme imkânı bulmuştu. Bu doğrultuda; eczacının ilaç ve sağlık danışmanı niteliği ile hastanın tedaviye uyum sürecini izleyerek uyumu artırmayı hedefliyor; hastalık tanısı konmuş, belirli ilaç rejimine sahip hastalara etkili ve güvenli ilaç tedavisi sağlıyoruz. Bunun yanı sıra sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite konularında yaptığımız önerilerle hastalarımızın tedavi sürecine olumlu katkıda bulunmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Çağımızın bir gerçeği olan diyabetle başa çıkmakta toplumun her zaman yanında olacağımızı hatırlatıyor, diyabetli hastalarımızın ilk çalacakları kapılardan biri olma görevimizi gelecekte de sürdürmeye devam edeceğimizi ifade ediyoruz.
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ
Duyuru Okunma Sayısı : 1794